Tüp mide diğer adıyla mide küçültme ya da sleeve gastrektomi operasyonu, mide hacminizi küçültmek amacıyla kapalı olarak yapılan ve kilo vermenizi en etkili şekilde sağlayan bir yöntemdir.
Obezite cerrahisi diyet ve egzersiz sağlıklı kilonuza inmenizde yetersiz kaldığında ya da kiloya bağlı ciddi kronik hastalıklar varlığında uygulanır. Tüp mide ameliyatı bir seferde tüketebileceğiniz gıda miktarını sınırlarken, mide bypass ya da diğer adıyla gastrik bypass hem gıda miktarını sınırlar hem de barsaklardaki gıda emilimi bir miktar azaltır.
Obezite cerrahisi yöntemleri birçok önemli fayda sağlarken, bazı riskler de taşırlar ve uzun dönem etkili olabilmeleri için yaşam stili değişikliği ile protein ağırlıklı bir diyeti gerektirirler.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden 1990 yılında mezun olup, aynı üniversitede ‘Genel Cerrahi’ ihtisasını 1995’te tamamlayan Dr. Tekin, dünyada kabul görmüş modern obezite cerrahisi tekniklerini ülkemize kazandırmış öncü cerrahlardandır. 2006’da henüz doçent olduğu dönemde Brüksel’de "European School of Laparoscopic Surgery’de katıldığı eğitim ile obezite cerrahisine ilk adımını atan Dr. Tekin, konunun genel cerrahi prensiplerinden oldukça farklı, kendine has yapısını fark ederek, obezite cerrahisinin üst ihtisas olarak kabul edildiği Amerika Birleşik Devletleri’ne görevlendirme ile gitti. Devamı için tıklayın.
Tüp mide ameliyatı ile midenin yaklaşık %80’lik kısmı çıkartılarak geriye uzun, tüp şeklinde ince bir mide bırakılır. Bu yeni oluşturulan küçük mide tüpü daha az gıda alabilir. Ayrıca çıkartılan mide kısmının ürettiği ghrelin hormonu (İştah artırıcı) ilk 6 ay daha az üretilir. Sonuç olarak tüp mide ameliyatı ile iştahı azalmış ve öncekine kıyasla daha az gıda ile doyan bir birey ortaya çıkar.
Tüp mide ameliyatının diğer mide bypass yöntemine en büyük üstünlüğü alınan gıdanın doğal yol izleyerek sinirim sisteminde ilerlemesidir.
Yukarıdaki çizimde gördüğünüz şekilde, tüp mide ameliyatı ile mide dikey olarak kesilerek tüp şeklinde daraltılır. Tüp Mide Ameliyatı gelişen teknolojinin de katkılarıyla güvenli bir şekilde yapıldığında kişi normal hayatına hızla döner.
Mide bypass ameliyatı ile mide üst kısımda geride kalan mideden ayrı küçük bir poş (midecik) oluşturulur ve ince barsağın 50 cm aşağıdaki kısmı kesilip yukarı çekilerek bu poşa bağlanır. Bu şekilde mide ve ince barsağın ilk 60 cm’lik kısmından gıda geçmez. Mide bypass ile tüp mide arasındaki en önemli fark, mide bypass ameliyatında gıdanın doğal yoldan ilerlememesidir. İlaçların ve vitaminlerin bu ilk 60 cm de emilimi çok önemli olduğundan mide bypass ameliyatından sonra vitamin desteği uzun yıllar gerekebilir.
Tüp mide mi Mide bypass'ı mı daha etkili? sorusuna bilimsel veriler eşit oranda başarı bildirmektedir. Biz kliniğimizde Öncelikle Tüp Mide Ameliyatı ile başlanılması eğer yıllar içerisinde kilo alınırsa Mide Bypass'ı uygulanmasını tercih etmekteyiz.
Obezite cerrahisi diğer tüm ameliyatlar gibi hem kısa hem de uzun vadede potansiyel sağlık riskleri taşır. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
Uzun dönem riskler ise:
Tüp mide operasyonu riskleri deneyimli kliniklerde kabul edilebilir düzeydedir ve çok düşüktür. Tüp mide ameliyatı sonrası zımba (dikiş) hattında sızma kaçak olması en ciddi komplikasyonlarından biridir. Kliniğimizde zımba hattı üzerine ikinci bir içe katlayan dikiş uygulaması ile bu tüp mide dikiş hattını güçlendirerek kaçak ve kanama riskini yok denecek düzeylere indirdik.
Koordinatörümüze +90 532 7281484 nolu hattan arayarak ya da whatsapp tan yazarak ulaşabilir, ön bilgi alabilirsiniz. Alternatif olarak bu web sayfamızdan ücretsiz randevu ya da fiyat teklifi al butonlarına tıklayarak bilgi alabilirsiniz. Cerrahımızla görüşmeleriniz yüz yüze, görüntülü ya da sesli arama şeklinde ücretsiz bir şekilde olabilir.
Tüp mide ameliyatı için İstanbul dışından gelenler 2 gece, yurtdışından gelenler ise 3 gece kalacak şekilde plan yapabilirler. Hastane dışında otelde kalmanıza gerek olmaz. Yurt dışından gelenler için havalimanından hastaneye transferiniz tarafımızca yapılır.
Kliniğimiz İstanbul Şişli semtinde. Ameliyat gününüz belirlendikten sonra diyetisyenimiz Efe Bey size sözlü ya da yazılı olarak ameliyat öncesi diyetiniz hakkında bilgi veriyor. Bu diyet ile karaciğeriniz küçülüyor ve ameliyatınız daha konforlu geçiyor. Ameliyat öncesi kullanmakta olduğunuz ilaçlarınızı da düzenliyoruz.
Bariatrik cerrahi hastanede genel anestezi kullanılarak yapılır. Bu, işlem sırasında bilinçsiz olduğunuz anlamına gelir.
Ameliyatınızın özellikleri, kişisel durumunuza, sahip olduğunuz kilo verme ameliyatının türüne ve hastanenin veya doktorun uygulamalarına bağlıdır.
Günümüzde çoğu obezite cerrahisi türü laparoskopik olarak yapılmaktadır. Laparoskop, kamera takılı küçük, tüp şeklinde bir alettir. Laparoskop göbekteki küçük kesiklerden sokulur. Laparoskopun ucundaki minik kamera, cerrahın geleneksel büyük kesikler yapmadan karın içini görmesini ve ameliyat etmesini sağlar. Laparoskopik cerrahi iyileşmeyi daha hızlı ve daha kısa hale getirebilir.
Ameliyat genellikle bir saat sürer. Ameliyattan sonra, ameliyathane içerisindeki özel odada uyanırsınız. Prosedürünüze bağlı olarak, hastanede birkaç gün kalmanız gerekebilir.
Tüp mide ameliyatı sonrası ilk altı ayda fazla kilonun %70’i verilir. Kilo verimi yavaşlayarak 18 aya kadar devam eder. Tüp mide ameliyatı ile gün içinde daha az kalori almak mümkün hale gelirken kişi diyetlerdeki aç kalma stresinden de kurtulur. Tüp mide ameliyatı sonrası hormonlardaki değişim (Ghrelin ve Glukakondaki düşme) açlığı azaltır, kilo verimine katkıda bulunur. Tüp mide ameliyatı sonrası kilo verimi 18. ayda durur ve sonrasında birkaç kilo geri alınır ve plato dönemi başlar. Sağlıklı bir yaşam şekli oluşturabilen kişiler tekrar kilo almazlar.
Tüp mide ameliyatı sonrası aşırı zayıflama sık görülen bir durum değildir. Tüp mide ameliyatında istenmeden yapılan teknik bir hata nedeniyle olur çoğu zaman. Tüp mide ameliyatı esnasında özellikle daha az delikten ameliyat yapılmaya çalışıldığında midede helezon şeklinde dönme olabilir. İşte bu torsiyon darlık ve dolayısı ile tüp mide sonrası aşırı zayıflamaya yol açabilir.
Tüp mide ameliyatı sonrası tekrar kilo alımı 5 ile 10 yıllık takiplerde sırasıyla bilimsel makalelerde %18 ve %28 olarak tespit edilmiştir. Tüp mide sonrası keyfi beslenen, aktif yaşamayan, düzensiz uyuyanlar, atıştırma huyu olanlar, sık sık yeme alışkanlığı geliştirenler tekrar kilo alır. Tüp mide ameliyatına rağmen bu kilo alımı eski ameliyat öncesi kilolara dönme şeklinde değildir. 104kg dan 60’a inen bir tüp mideli 2 yıl sonra 83kg’ya çıkabilir örnek olarak. Tüp mide ameliyatı sonrası tekrar kilo alımı sebepleri hakkında daha ayrıntılı bilgi için tıklayın
Tüp mide ameliyatı ile ilk 3 ayda yaklaşık vücut ağırlığında %24 azalma olur. Bu azalma çoğunlukla yağ dokusundandır. Yağ dokusunu azalması ile ilk olarak insülin direnci düzelir. Tuz alımı da azaldığı için çoğu hastada mevcut olan yüksek tansiyon hastalığı da azalır. Boyundaki yağlar azaldığı için tüp mide sonrası kişi gece uyurken rahat nefes almaya başlar ve horlaması kesilir. Tüp mide ameliyatı sonrası uyku apne hastalığı bir ay içerisinde düzelir. Kalbin yükü azalır ve efor kapasitesi artar. Kan şeker düzeyleri tüp mide ameliyatı sonrası düşme eğiliminde olur, şeker hastalarının çoğu insülinden kurtulur. Çocuk sahibi olamayan kadınlarda doğurganlık artar. Erkeklerde cinsel kapasite anlamlı oranda artar. Tüp mide sonrasında yükselmiş olan kan yağları düşer. Genel olarak sağlığı tehdit eden birçok kronik hastalık düzelir.
Mide balon uygulaması 15-20 kilo zayıflama sağlar. Mide botox uygulaması ise 6-10 kilo zayıflama sağlayabilir. Her ikisi de ameliyat olamayacak kadar vücut kütle indeksi az fakat diyet egzersizle de istediği kiloda kalamayan kişiler içindir. Daha ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Tüp mide ameliyatı fiyatı ameliyatın yapıldığı hastane, kullanılan malzemelerin kalitesi, cerrahın deneyimi ve daha önemlisi bu işe verdiği önem ile ilgilidir. Özel hastaneler tüp mide ameliyatına olan talebi fark ederek yeni yapılanmalar oluşturdular. Özellikle yurt dışı tanıtımlar ile mümkün olduğunca düşük maliyetler ile hasta kabul etmeye başladılar. Tüp mide ameliyatı fiyatları bu derece düşük olunca, bir anlamda en düşük tüp mide ameliyatı fiyatı rekabeti ortaya çıktıkça hastaneler malzemelerin kalitesini düşürürken cerrahları bir günde çok sayıda tüp mide ameliyatı yapmaya zorunlu bıraktılar. Normal bir cerrahın kapasitesini aşan bu ameliyat sayılarında doğal olarak özenli bir tüp mide ameliyatı yapmak mümkün olmadı ve birçok risk ve problem birlikte geldi. Tüp mide ameliyatının fiyatı düştükçe özenin ve kalitenin de düştüğünden söz edebiliriz.